DİNLEDEBİYAT
Atın yiğidi kendine kamçı vurdurmaz.
-
Bireysel konular ile edebiyat ile ilgili meseleler bu dönem öğretici metinlerinin ana konularını oluştururlar.
-
Servet-i Fünuncular eleştiri türünü daha çok kendilerine yapılan eleştirilere cevap verme maksatlı kullanmışlardır.
-
Dil karakteristik olarak ağırdır.
-
Arapça ve Farsça kelimeler ve tamlamalar çok sık kullanılır.
-
Daha çok anı ve tenkit, gezi yazısı ve fıkra türleri kullanılmıştır.
-
Halit Ziya, Cenap Şehabettin, Hüseyin Cahit Yalçın, Hüseyin Suat Yalçın bu dönemde öğretici metinler alanında eser veren sanatçılardır.
-
Servet-i Fünun dergisinin kapanmasına “ Edebiyat ve Hukuk” adlı Fransız İhtilali ile ilgili bir makalenin Hüseyin Cahit tarafından çevrilip, dergide yayımlanması neden olmuştur.
-
Servet-i Fünunculara Dekadanlık, batı taklitçiliği, dilinin anlaşılmayacak kadar ağır ve sembollerle dolu olması, bu dönemde halktan kopuk olmaları gibi gerekçelerle Ahmed Mithat, Muallim Naci gibi çevrelerden ağır eleştiriler gelince Ahmet Şuayp, Hüseyin Cahit, Cenap Şehabettin dergide cevap yazıları yazmaya başladılar. Bu da bu dönemde tenkit türünün gelişmesini sağlamıştır.
-
Bu dönemde hicivleri ile öne çıkan sanatçı Hüseyin Suat Yalçın’dır. Gave-i Zalim takma adı ile yazmıştır.
-
Bu döneme gezi yazısı türünde Cenap Şehabettin damgasını vurmuştur. Avrupa Mektupları, Suriye Mektupları, Hac Yolunda onun gezi yazısı türünde verdiği eserleridir. Ayrıca Ahmet İhsan Tokgöz’ün “Avrupa’da Neler Gördüm?” adlı gezi yazısı eseri bu alanda önemlidir.
-
Hüseyin Cahit Yalçın fıkralarını "Hayât-ı Hakikiyye Sahneleri" adlı kitabı fıkralardan oluşmaktadır.