

DİNLEDEBİYAT
Atın yiğidi kendine kamçı vurdurmaz.
FECR-İ ATİ EDEBİYATI'' NIN ÖZELLİKLERİ
-
1909’da Hilal gazetesi matbaasında kurulmuştur.
-
Temsilcileri: Ahmet Haşim, Aka Gündüz, Ali Canip Yöntem, Tahsin Nahit, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, M. Fuat Köprülü, Refik Halit Karay, Müfit Ratip, Faik Ali, Celal Sahir, Faik Ali, Şahabettin Süleyman, Emin Bülent Serdaroğlu, İzzet Melih…
-
M. Fuat Köprülü, Refik Halit Karay, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Ali Canip Yöntem, Hamdullah Suphi, ve Şahabettin Süleyman Fecr-i Ati topluluğu dağıldıktan sonra Milli Edebiyat akımına katılmıştır.
-
Bir bildiri yayımlayarak kendilerini kamuoyuna duyuran ilk edebiyat topluluğudur.
-
Edebiyatta yenilikler yapma amacını taşıdıklarını bildirmişler ama pek bir yenilik yapamadan dağılmışlardır.
-
“Sanat şahsi ve muhteremdir.” görüşünü savunmuşlardır.
-
Fransız edebiyatını örnek almışlardır.
-
Servet-i Fünûn’a tepki olarak ortaya çıkmışlar, Yeterince Batı yanlısı olamamakla suçlamışlar fakat onlardan öteye de gidememişlerdir.
-
Şiirlerinde ağır, süslü bir dil kullanmışlardır. Arapça, Farsça sözcük ve tamlamalara sıkça yer vermişlerdir.
-
Şiirlerinde aruz ölçüsünü kullanmışlardır.
-
Serbest müstezat nazım biçimini daha da serbestleştirmişlerdir.
-
Aşk ve tabiat, şiirlerinde işledikleri başlıca konulardır.
-
Şiirlerinde kişilerin psikolojik sorunlarına yer verdiler.
-
Sanatlı söyleyişlere ve imgelere sıkça yer vermişlerdir.
-
Şiirde sembolizm, parnasizm ile empresyonizmden; roman ve hikâyede realizm ile natüralizmden etkilenilmiştir.
-
Tiyatro türü pek önemsenmemiştir.
-
Batı’yla sanat bakımından daha güçlü ilişkiler kurmayı, halkın sanat kültürünü geliştirmek için halka konferanslar vermeyi, sanatı ileriye taşımayı amaçlamışlar; ama kısa sürede dağılan etkisiz bir topluluk olmuşlardır.
-
Ahmet Haşim topluluk dağıldıktan sonra farklı edebi topluluklara katılıp edebi anlayışlarını değiştirmişlerdir.