DÄ°NLEDEBÄ°YAT
Atın yiÄŸidi kendine kamçı vurdurmaz.
1981-1982 Üniversite Sınavlarında Çıkmış Edebiyat Soruları
1981-1982 Üniversite Sınavlarında Çıkmış Edebiyat Sorularını pdf formatında görüntülemek ve indirebilmek için tıklayınız...
1981-EDEBÄ°YAT SORULARI
1- "Âşık, Türk Halk edebiyatında XV. yüzyılın baÅŸlarından bu yana beliren bir sanatçı tipidir. Bir yönüyle eski destan (epope) geleneÄŸini sürdüren, ama baÅŸka bir yönüyle, adının belirttiÄŸi gibi 'sevda ÅŸiirleri' söyleyen bir sanatçıdır.”
Günümüzde yukarıdaki parçada belirtilen sanatçı tipinin bütün özelliklerini taşıyan kiÅŸilere rastlanmamaktadır. Bunu nedeni aÅŸağıdakilerden hangisi olabilir?
A) Âşıklığın güç bir uÄŸraÅŸ olması
B) Günümüz insanının ÅŸiire önem vermemesi
C) Aydın sanatçıların, âşıkların görevini yüklenmiÅŸ olması
D) Âşıkların iÅŸlediÄŸi konuların halkı ilgilendirmemesi
E) Toplumsal yaÅŸamın büyük ölçüde deÄŸiÅŸmesi
​
​
​
​
2- AÅŸk derdiyle hoÅŸem el çek ilacımdan tabib Kılma derman kim helakim zehri dermanındadır. Bu beyitte, Divan edebiyatının ortak konularından hangisi iÅŸlenmiÅŸtir?
A) Aşk acısından duyulan mutluluk
B) Sevgiliye duyulan özlem
C) Aşk ıstırabının insanı olgunlaştıracağı inancı
D) Sevgilinin cefasının sürüp gitmesi için Tanrı'ya yakarış
E) Aşk derdine derman bulunamayışı
​
​
​
​
3- "BencilliÄŸi tüm ilkelliÄŸi içinde vurgulayan Eugenie Grandet, inanılmaz serüvenlere giriÅŸen ve türlü acılara katlanan Don KiÅŸot, yükseklere tırmanma tutkusunu belirleyen Kırmızı ve siyah (Kızıl ile Kara), hep bize insan doÄŸası ve insan ruhu üzerine bilgiler vermiÅŸlerdir."
Bu parçada adı geçen üç yapıtın yazarları kimlerdir?
A) Emile Zola - Cervantes - Paul Bourget
B) Gustave Flaubert - Alphonse Daudet - Halit Ziya
C) Honore De Balzac - Moliere - Marcel Proust
D) Emile Zola - Alphonse Daudet - Sabahattin EyüboÄŸlu
E) Honore De Balzac - Cervantes - Stendhal
​
​
​
4- Beni aÄŸlan beni kim, üstüme gelmez ölicek
Bir avuç toprak atar bad-ı sabadan gayrı
Yukarıdaki dizeler Divan şiiriyle ilgili olarak aşağıda verilen yaygın yargılardan hangisiyle bağdaşmaz?
A) Bütün ÅŸiirlerde aruz ölçüsü kullanılmıştır
B) Yapıt, deÄŸiÅŸmez kurallara göre, güçlü bir düzen içinde ve çoklukla beyit beyit iÅŸlenir
C) Söz ve anlam sanatlarına sık sık baÅŸvurulur
D) Biçim ve söyleyiÅŸ kaygısı oldukça ağır basar
E) Ä°nsandan kopuk, insanı anlatmayan soyut bir dünyası vardır
​
​
​
​
​
5- "Yıkılmış deÄŸerleri düzeltmek, eski görüÅŸe dönmek deÄŸildir. Eski görüÅŸün kurduÄŸu biçimler, yeni görüÅŸün malı olur. ........... anlayışına dönmemiÅŸtir. Avrupa'da Rönesans'ın antik anlayışa dönmediÄŸi gibi."
Bu parçada düÅŸüncenin akışına göre boÅŸ bırakılan yere hangi adlar dizisi gelmelidir?
A) Namık Kemal, Divan edebiyatı
B) Cenap Şehabettin, Tanzimat edebiyatı
C) Yahya Kemal, Divan edebiyatı
D) Tevfik Fikret, Namık Kemal
E) Ahmet HaÅŸim, Cenap Åžahabettin
​
​
​
​
6- AÅŸağıdakilerden hangisi destan (epope) geleneÄŸinden halk öykücülüÄŸüne geçiÅŸ döneminin ürünüdür?
A) Kutadgu Bilig
B) Divanu Lügati't-Türk
C) Atabetü'l-Hakayık
D) Kitab-ı Dede Korkut
E) Ä°skendernâme
7- "MenekÅŸeler külahını kaldırır."
Dizesindeki edebî sanat, aÅŸağıdaki dizelerden hangisinde vardır?
a) Güzel gitti diye pınar aÄŸladı
b) Ak kuÄŸular sökün etti yurdundan
c) Gül budanmış dal dal olmuÅŸ
d) Kara yerde mor menekÅŸe biter mi?
e) Gözlerim kapıda kulağım seste
​
​
​
​
​
​
​
​
​
​
​
​
​
1982 Cevaplar 1- D 2- B 3- A 4- D 5- D 6- C 7- E 8- C
1981 Cevaplar 1- E 2- A 3- E 4- E 5- C 6- D 7- A
​
​
​
​
​
​
​
​
​
​
​
​
​
​
​
1982-EDEBÄ°YAT SORULARI
Sanatın yalnızca bir süs varlığı olarak ele alındığı Divan edebiyatında aşırı bir yabancılaÅŸma görülür. Sanatın, yaÅŸamın bir parçası olarak kabul edildiÄŸi halk ÅŸiirinde ise bütün örnekler; kuÅŸlar, sevgililer, güzeller yerlidir, Anadolu'dur. Çünkü halk ozanı duyduÄŸu deÄŸil gördüÄŸü, tanıdığı kuÅŸu iÅŸler ÅŸiirinde. Bu ÅŸiirlerde Divan ÅŸiirindeki doÄŸa dışı varlıkları göremeyiz. Sözgelimi halk ÅŸiirinde atmaca tavuÄŸu yer, pilici kapıp uçar. Divan ÅŸiirinde güzelin gözleri olan DoÄŸan, sevenin gönlünü avlar.
1- Parçada Divan edebiyatı ve halk edebiyatına iliÅŸkin olarak aÅŸağıdaki kavramlardan hangisinin üzerinde durulmamaktadır?
A) yaÅŸamdan kopukluk – yaÅŸamsallık
B) somutluk – soyutluk
C) gerçeÄŸe uygunluk – düÅŸçülük
D) öznellik – nesnellik
E) yerlilik - yabancılık
​
​
​
2- "1911 yılında, o zaman bizim olan Selanik'te Ömer Seyfettin ve Ali Canip'in çıkardıkları Genç Kalemler dergisinin edebiyat tarihimizde büyük bir önemi vardır."
Bu derginin edebiyat tarihimizdeki önemi nereden
kaynaklanmaktadır?
A) Yazarlarının sanatta "toplumculuk" fikrini
savunmalarından
B) "Sade Türkçe"nin bir dava olarak ilk kez bu dergide ele
alınmış olmasından
C) Milli Edebiyat döneminin ilk yayın organı olmasından
D) Ömer Seyfettin'in sade Türkçe ile yazdığı hikayelerinin
yayımlandığı bir dergi olmasından
E) Bugünkü ulusal sınırlarımız dışında yayımlanan Türkçe
edebi ve bilimsel bir dergi olmasından
​
3- "Bizde roman Halit Ziya ile başlar. Namık Kemal'in romanı sadece denemede kaldı. Onunla hemen aynı yıllarda işe başlayan Ahmet Mithat Efendi'nin halka okuma zevkini
aşılamaktaki hizmeti inkar edilemez. Fakat sanat yapıtının ilk
koÅŸulu olan biçimden daima yoksundu. Birçok sorunlara
dokunmasına, hayatımızdaki aykırılıkları görmesine, hatta
ÅŸöyle böyle sürükleyici olaylar bulma yeteneÄŸine karşın
yazdıklarına hiçbir hayat sıcaklığı geçiremedi. BulduÄŸu bazı
yerli tipler, romancılık sanatına, ancak başkalarının elinde
yoÄŸrulduktan sonra mal oldu."
Parçada Ahmet Mithat'ın romancılığına iliÅŸkin özelliklerden hangisine deÄŸinilmemiÅŸtir?
A) Okuyucunun genel bilgisini geniÅŸletmeyi amaçlaması
B) Geniş halk kitlelerine okumayı sevdirmesi
C) Romanlarının teknik yönden kusurlu olması
D) Kimi romanlarında Realizm'in izlerinin bulunması
E) Kimi romanlarında yerli hayat sahnelerine rastlanması
4- "Bir yazar ÅŸöyle diyor: Nerede bir edebiyatın baÅŸladığını
görsek, orada sokağın yazı masası ile birleÅŸtiÄŸini görüyoruz.
Malherbe sokağı dinledi, Dickens sokağı edebiyata soktu. Bir
romanında geçen 'sokağın anahtarı' sözü, bu yazarın sanatını
anlatmaya yeter. Puşkin'de de sokağın anahtarı vardı. Bize
gelince, bu sihirli anahtar çoÄŸu yazarımızın eline hiçbir zaman geçmedi."
Yazarın 'sokağın anahtarı' sözü ile anlatmak istediÄŸi özellik
aşağıdaki yazarlardan hangisinde vardır?
A) Recaizade Mahmut Ekrem
B) Namık Kemal
C) Halit Ziya Uşaklıgil
D) Hüseyin Rahmi Gürpınar
E) Mehmet Rauf
5- Paul Valery "Bir edebi eserin deÄŸeri, her kiÅŸiye göre ayrı bir yoruma meydan vermesindedir." demiÅŸtir.
Aşağıdaki şairlerimizden hangisi, Paul Valery ile aynı
anlayıştadır?
a) Tevfik Fikret
b) Cenap Åžahabettin
c) Yahya Kemal
d) Ahmet HaÅŸim
e) Orhan Veli
6- I. Yollarda kaldı gözlerimiz, gelmedi haber
II. Bakarım, bakarım sılam görünmez
Birincisi Baki'den, ikincisi Karacaoğlan'dan alınan bu iki
dize için aÅŸağıdakilerden hangisi söylenemez?
A) Her ikisi de yalın bir dille söylenmiÅŸtir
B) Biri Divan, öteki Halk ÅŸiiriyle ilgilidir
C) Her ikisi de aynı ölçüyle söylenmiÅŸtir
D) Ä°kisi de bir bekleyiÅŸin, özlemli bir arayışın anlatımıdır
E) Ä°kisinde de kolay gibi görünen, gerçekte güç bir
söyleyiÅŸ vardır
7- DaÄŸ daÄŸ o güzel ses bütün etrafı gezindi
GörmüÅŸ ve geçirmiÅŸ denizin kalbine sindi
Bu dizelerdeki kişileştirme (teşhis), aşağıdakilerden
hangisinde yoktur?
A) Bir sarmaşık uyanıyordu uykusundan
Geriniyordu bir eski duvarın sıvasında
B) Bir bulut geldi üstüne bahçenin
Bütün aÄŸaçların keyfi kaçtı
C) Toros daÄŸlarının üstüne
Ay, un eledi bütün gece
D) Eskici dükkanındaki asma saat
Çelik bir ÅŸal atmış omuzlarına
E) Ay, zeytin aÄŸaçlarından yere damlıyordu
Açtım avucumu altına tuttum
8- "Emile Zola'nın, Auguste Comte'un pozitif felsefesinden
esinlenen tezli naturalist romanları bile artık eskimeye yüz
tutmuÅŸtu. Bunlar çok sert, çok çetindi. Hele Fransız
edebiyatını yeni tanıyan gençlerimiz için oldukça ağırdı.
Gençler, yine bir kuÅŸak önceki akımı izlediler."
Burada sözü edilen bir kuÅŸak önceki akım hangisidir ve
onu izleyenler kimlerdir?
A) Romantizm: Ahmet Mithat, Namık kemal
B) Klasisizm: Åžinasi, Abdülhak Hamit
C) Realizm: Sami Paşazade Sezai, Nabizade Nazım,
Recaizade Mahmut Ekrem
D) Sembolizm: Cenap Åžahabettin, Ahmet HaÅŸim
E) Parnasizm: Tevfik Fikret, Yahya Kemal