google.com, pub-1772441188610312, DIRECT, f08c47fec0942fa0 7. Sınıf Metin Türleri Konu Anlatımı I dinledebiyat
top of page
7. SINIF DÜZ YAZI TÜRLERÄ°

7.SINIF DÜZYAZI TÜRLERÄ°

​

Hikaye:

​

OlmuÅŸ ya da olabilecek olayları yer ve zaman ve kiÅŸi  ekseninde anlatan kısa yazılardır.

 

Hikayenin Unsurları:

​

Olay: Hikayede her ÅŸey olayın çevresinde gerçekleÅŸir.

Zaman: Olayın geçtiÄŸi zamandır.

Mekan: Olayın gerçekleÅŸtiÄŸi yer kastedilir.

Åžahıs: Olay ÅŸahıslar tarafından gerçekleÅŸtirilir.

​

Makale:

​

Bir konuda  yazılan ispatlı yazılardır. Yayın organlarında yayımlanarak okuyucuya ulaÅŸtırılır.

 

Özellikleri:

​

  • Bilimsel metinlerdendir. Bir görüÅŸün doÄŸru ya da yanlışlı ispatlanmaya çalışılır.

  • En belirgin özelliÄŸi kanıtlara baÅŸvurmasıdır. Bunlar belge, istatistiki veri ...vs olabilir.

  • Nesnel bir bakış açısı ile kaleme alınmalıdır.

  • Konu sınırlaması yoktur. Her konuda yazılabilir.

  • Makaleyi yazan kiÅŸi yazdığı konuda biligili ya da uzman olmalıdır.

  • Gazete, dergi  ya da internet ortamında yayımlanır.

  • Açıklayıcı anlatım kullanılır. Süslü anlatımdan uzak durulur.

  • Türk Edebiyatında ilk makale Åžinasi’nin Tercüman-ı Ahval gazetesinin ilk sayısında yayımladığı Tercüman-ı Ahval Mukaddime’sidir.

 

 

 

 

Deneme:

​

Yazarın herhangi bir konudaki ÅŸahsi görüÅŸlerini kendi kendisi ile konuÅŸuyormuÅŸ gibi yazdığı sabit bir kuralı olmayan yazılardır.

​

Özellikleri:

​

  • Yazar herhangi bir konuda ÅŸahsi görüÅŸleri iç hesaplaÅŸma tarzında ele alır.

  • Samimi bir üslubu vardır.Ancak karşıda birine hitap ediyor gibi deÄŸilde kendi kendine anlatıyor gibidir.

  • Genel olarak toplumsal konularda deÄŸil de bireysel konularda yazılır.

  • ÖÄŸretici ve düÅŸünsel yazılardır.

  • Anlatılanları ispatlama kaygısı yoktur.

  • Herhangi bir yazım planı yoktur.

  • Kısa yazılardır. Genelde birkaç sayfayı geçmez.

  • Akıcı bir üslubu vardır ve geniÅŸ halk kitleleri tarafından anlaşılabilecek sade bir üslubu vardır.

  • Dünya edebiyatında bu alanda en ünlü isim Montaigne’dir. “Denemeler” adlı kitabı  dünyaca ünlüdür.

  • Türk Edebiyatında Ahmet HaÅŸim, Ahmet Rasim, Refik Halit Karay, Falih Rıfkı Atay, Nurullah Ataç, Cemil Meriç, Mehmet Kaplan deneme alanında önde olan isimlerdir.

​

​

​

​

​

Sohbet :

​

 Genelde günlük konularda yazılan ispat kaygısı güdülmeyen senli benli tarzda samimi bir üslupla yazılan yazılardır.

 

Özellikleri:

​

  • Makalenin yazım planı ile aynıdır. (GiriÅŸ geliÅŸme,sonuç)

  • Karşıda birisi ile konuÅŸuyormuÅŸ havasında yazılır.

  • ÇoÄŸunlukla günlük sanatsal konularda yazılırlar.

  • Gazete, dergi ya da internet ortamında yayınlanırlar.

  • Ä°spat kaygısı olmaz.

  • Anlatımı kuvvetlendirmek ve samimiyeti artırmak için yazar anılarından, gülmece fıkralardan, nüktelerden yararlanabilir.

  • Edebiyatımızda Ahmet Rasim, Suut Kemal Yetkin, Nurullah Ataç, Melih Cevdet Anday Attila Ä°lhan bu konuda ünlü sanatçılardır.

​

​

​

​

 Fıkra:

​

Yazarın toplumsal ya da siyasi olaylarla ilgili kiÅŸisel görüÅŸlerini akıcı bir üslupla ele aldığı günübirlik yazılardır.

 

Özellikleri:

​

  • Toplumun gündeminde olan konular ele alınır.

  • Gazete, dergi ya da internette yayımlanır.

  • Ä°spatlama kaygısı yoktur.

  • Gündemde olmak kaydıyla her konuda yazılabilir.

  • Türk Edebiyatında Tercüman-ı Ahval gazetesi ile beraber görülmeye baiÅŸanmıştır.

  • GiriÅŸ, geliÅŸme ve sonuç bölümlerinden oluÅŸur.

  • Deyim ve nükteli sözlere yer verilir.

  • Ahmet Rasim, Ahmet HaÅŸim, Falih Rıfkı, Hüseyin Cahit, Peyami Safa bu konuda önde gelen edebiyatçılardandır.,

​

​

​

​

​

Röportaj:

​

Ä°lk olarak mülakat türü gibi sorulan sorulan cevapların gazetede yayımlanması ÅŸeklinde çıkıp zamanla araÅŸtırma inceleme yazısı haline gelerek mülakat türünden ayrılan bir yazı türüdür.

​

Röportaj, Yazarın bir eser, kiÅŸi, eÅŸya ya da yer ile ilgili inceleme ve bire bir görüÅŸme sonuçları ve  varsa fotoÄŸrafları, videoları, istatistiki bilgileri ortaya koyup kendi görüÅŸleri ile harmanlayarak okuyucuları ikna etme amacıyla yayımladığı araÅŸtırma yazılarına denir.

 

Özellikleri:

​

  • Açıklayıcı, öyküleyici, betimleyici ve tartışmacı anlatım gibi birçok anlatım tekniÄŸi kullanılır.

  • Nesnel veriler kullandığı için zamanla tarihsel veri olarak kullanılabilir.

  • DüÅŸünsel planla yazılır.

  • Video, fotoÄŸraf, belge gibi destekleyici argümanlar kullanılabilir.

  • Sadece soru-cevaptan oluÅŸan “mülakat” türü ile karıştırılmamalıdır.Bu konuda ünlnmiÅŸ yazarlar: Falih Rıfkı Atay, YaÅŸar Kemal, RuÅŸen EÅŸref Günaydın,Hikmet Çetinkaya ...

​

​

​

​

 EleÅŸtiri:

​

Bir eseri ya da sanatçıyı tanıtma amaçlı yazılan yazılara denilir. Eser yazılırken tüm yönleri ile le alınır.Yani eser sadece olumsuz yanları ile deÄŸil de varsa olumlu yanlarıyla da ele alınır.

 

Özellikleri:

​

  • Öznellikten mümkün olduÄŸunca kaçınılmalıdır.

  • EleÅŸtirisi yapılan eserden uzaklaşılmamalı, sonuna kadar aynı eser üzerinde durulmalıdır.

  • EleÅŸtiride mümkün olduÄŸunca somut verilerden yararlanılmalı, eleÅŸtiri cümleleri eserdeki ilgili cümle ya da paragraflara dayandırılmalıdır.

  • Yazılan her eser ve eserin sahibi eleÅŸtiriye konu olabilir.

  • Eser olumlu ve olumsuz yönleri ile ele alınmalıdır.

  • Türk Edebiyatında ilk eleÅŸtiri Tanzimat Döneminde Ziya PaÅŸa’nın Harabat adlı antolojisi için yazılan “Tahrib-i Harabat adlı eserdir.

​

​​

​​

​

​

​

​

Hatıra (Anı):

​

Ä°nsan yaÅŸamında iz bırakan olayların daha sonrasında olayı yaÅŸayan kiÅŸi tarafından kaleme alınması ile ortaya çıkan yazı türüne denilir.

​

Özellikleri:

​

  • Tarihsel belge niteliÄŸi omamasına raÄŸmen tarihe ışık tutan eserlerdir.

  • Birinci kiÅŸi anlatımı söz konusudur.

  • Açık, sade içten bir anlatımı vardır.

  • Öyküleyici, betimleyici, açıklayıcı anlatım türleri kullanılır.

  • Jean Jacques  Roussau’ nun “Ä°tiraflar” adlı eseri batı edebiyatında en bilinen anı türündeki eserdir.

  • Türk Edebiyatında ise Muallim Naci’nin “Ömerin ÇocukluÄŸu”, Ziya PaÅŸa’nın “Defter’i Amal”ı, Ahmet Rasim’in “Falaka”sı, Halit Ziya’nın “Kırk Yıl”ı, Hüseyin Cahit’in “Edebi Hatıralar”ı, ve Falih Rıfkı Atay’ın “Çankaya”sı bu alanda en bilinen eserlerdir.  

​

​

​

​

Günlük:

​

Bir kiÅŸinin gün içinde yaÅŸadığı ilgi çekici olayları günü gününe yazmasına denilir. Günlükte tarih belirtilir. Olayların gün içinde ne zaman gerçekleÅŸtiÄŸi de anlatım içinde verilir.

 

Özellikler:

​

  • YaÅŸanılan olay, hissedilen duygular, düÅŸünülen hayaller günü gününe yazılır.

  • Birinci kiÅŸi anlatım söz konusudur.

  • Öznel yargıların yoÄŸunlukta olduÄŸu yazılardır.

  • GünlüÄŸü yazan kiÅŸinin psikolojik yapısını ortaya koyar.

  • Tarihi olayların öÄŸrenilmesinde objektif olmayan kaynak konumundadırlar.

​

 

​

​

Günlük ÇeÅŸitleri:

​

1- Ä°çe Dönük Günlükler:

​

Yazarın günlükte kendi kendine hitap eder tarzda yakınma, dertleÅŸme söz konusudur. Çevrenin, toplumun, yaÅŸadığı olayların yazar üzerinde bıraktığı psikolojik izleri rahatça görebiliriz.

Stendhal’in, Andre Gide ve bizim edebiyatımızda Nurullah Ataç’ın bu alanda eserlerii vardır.

 

​

​

2.Dışa Dönük Günlük:

​

Bu tür günlüklerde yazar günlük olayların kendi ruh dünyasında bıraktığı izleri deÄŸil de toplum üzerindeki etkisini ele alır. Dönemin sanat, siyaset, edebiyat gibi alanları ile toplumsal olaylar öykü tekniÄŸi kullanılarak eleÅŸtirisel bir üslupla ele alınır. Bu yönleri ile bu tür günlükler tarihi olaylara ışık tutma özeeliÄŸine sahip olurlar.

Andre Gide’nin Kalpazanlar adlı eseri bu türün en önemlilerindendir.

​

​

​

​

​

 Mektup:

​

HeberleÅŸmede kullanılan bir yazı türüdür. HaberleÅŸme bireyler arasında olabileceÄŸi gibi resmi ya da özel kurumlar arasında ya da bireyler ile kurumlar arasında da olabilir.

 

Mektup ÇeÅŸitleri:

​

 1.Özel Mektuplar:

​

ArkadaÅŸ, dost, akraba gibi kendimize yakın hissettiÄŸimiz insanlara yazdığımız doÄŸal ve samimi üslupla yazılan mektuplardır.

 

Özellikleri:

​

  • SaÄŸ üst köÅŸeye tarih ve yer kaydı düÅŸülür.

  • Mektubun yazılacağı kiÅŸiye yakınlık ya da kiÅŸinin konumuna uygun bir hitapla baÅŸlanır.

  • SaÄŸ alt köÅŸeye ad ve soyad yazılıp altına imza atılır.

  • Sol alt köÅŸeye adres bilgileri girilebilir.

  • Sonda selam, saygı, hasret gibi ifadeler kullanılır.

 

 

​

​

​

2. Edebi Mektuplar:  

​

Özel mektupların sanatçı ya da edebiyatçılar arasında sanatsal ya da edebi konularda yazılan türüne denilir.  Eskiden mektup ÅŸeklinde yazılan eserlere “mektubat” denilirdi. Kınalızade Ali Åžir Nevai gibi edebiyatçıların bu tarzda eserleri mevcuttur.

Modern anlamda mektup türü edebiyatımıza Tanzimat Döneminde girmiÅŸtir. Namık Kemal ile Abdulhak Hamit’in birbirlerine yazdıkları mektuplar bu türe ait ilk örneklerdendir.

 

​

​

​

​

 

3.Resmi Mektuplar:

​

Resmi kurumların kendi aralarında birbirlerine yazdıkları  ya da kiÅŸilerin baÅŸvurularına verdikleri yazılara denilir.

Bu tür mektuplarda hitap baÅŸlığı, sıra no’su, konusu belirtilmelidir. Ä°lgi hanesine sayı ve tarih, konu hanesine amaç yazılır. Açık anlaşılır ve yoruma meydan bırakmayacak bir üslup olmalıdır.Mektubun sonu alt makama ya da kiÅŸiye yazılıyorsa “.. rica ederim.” Üst makama yazılıyorsa “...arz ederim.” Åžeklinde bitirilir.

 

En alt sağa ise mektubu yazanın adı soyadı makamı ve imzası eklenir.

 

​

​

​

Dilekçe:

 Resmi mektupların bir çeÅŸididir diyebiliriz. Dilekçe resmi ya da özel kurumlara verilebilir. Hiçbir kurumun dilekçeyi kabul etmeme hakkı yoktur. Özel ya da resmi kurum dilekçeyi cevaplamakla yükümlüdür. EÄŸer dilekçe kendisi ile ilgili deÄŸilse yine de cevap verilmeli, kendisi ile ilgili olmadığı açık bir üslupla anlatılmalı ve nereye baÅŸvurulması gerektiÄŸi belirtilmelidir.

​

  • Dilekçe hitapla baÅŸlar. Hitap Kelimelerinin tümü ya da kelimelerin ilk harfleri büyük harfle baÅŸlamalıdır.

  • Daha sonra dilekçeyi yazan kendisini tanıtarak problemi açık ve anlaşılır biçimde izah etmeli ve kurumdan isteÄŸini bildirmelidir.

  • En sondaki istek cümlesi “... arz ederim. “ ÅŸeklinde bitirilir.

  • SaÄŸ alt köÅŸede ad soyad tarih ve imza bulunur.

  • Sol altta ise iletiÅŸim bilgileri yer alır.

 

​

​​

​

​

4.İş Mektupları:

​

Özel kurumların kendi aralarında ya kiÅŸilerle olan iÅŸ ile ilgili mektuplarına denilir.Çok deÄŸiÅŸik nitelikte iÅŸ mektubu vardır:

​

  • Tavsiye mektupları

  • SipariÅŸ mektupları

  • Satış mektupları

  • Åžikâyet mektupları

  • Alacak mektupları vb. gibi.

 

 

​

​

 

5.Açık Mektup:

​

Bir düÅŸünceyi aktarmak, bir tezi savunmak amacı ile halka ya da ulaşılması zor bir yetkili ya da yetkililere hitaben kiÅŸi ya da kurum adına yazılan ve yayın organları tarafından yayımlanan mektuplara denilir.

​

​

Gezi Yazısı:

​

Gezilip görülen yerlerin anlatıldığı yazılara denir. Eskiden bu tür yazılara “seyahatname” denilirdi.

 

Özellikleri:

​

  • Gezi yazıları tarihsel kaynak olma özelliÄŸine sahiptirler.

  • Daha çok betimleme tekniÄŸi kullanılır. Gözlem gücü çok önemlidir.

  • Gezilip görülen yerler ile ilgili  resim ya da fotoÄŸraflarında verilmesi etkileyiciliÄŸi artırır.

  • Gezi yazısı her zaman objektif bilgiler içermek zorunda deÄŸildir. Gezilip görülen yerlerin yazar üzerinde bıraktığı etkiler öznel deÄŸerlendirmelerle ifade edilebilir.

 

  • Dünya Edebiyatında bu alanda Ä°bn-i Batuda, Marco Polo, ve Herodotos önde gelen edebiyatçılardır.
  • Türk Edebiyatında Seydi Ali Reis’in “Mirat-ül Memalik ( Memleketlerin Aynası)” adlı eseri, Evliya Çelebi’nin “Seyahatname”si, Katip Çelebi’nin “Cihannuma”sı bu alanda en ünlü eserlerdir.

  • Tanzimat Döneminde tekrar canlanan bu türün Tanzimat ve sonrasındaki temsilcileri:

 

→ Ahmet Mithat (Avrupa’da Bir Cevelan)

→ Cenap Åžehabettin (Hac Yolunda, Avrupa Mektupları)

→ Ahmet HaÅŸim ( Frankfurt Seyahatnamesi)

→ ReÅŸat Nuri Güntekin (Anadolu Notları)

​

​

​

​

​

 Biyografi

​

Bir kiÅŸinin hayatını yazmaya denilir. Genel olarak sanat, spor, edebiyat, iÅŸ dünyası gibi alanlarda ünlenmiÅŸ insanların hayat hikayelerini yazmak ÅŸeklinde tanımlar vardır. Ä°ÅŸin aslı hayat hikayesinin biyografi sayılabilmesi için ünlü birinin hayatını anlatması diye bir ÅŸart yoktur. Herhangi birinin hayat hikayesi de biyografi türü içine girer. Ancak bir eserin ortaya çıkarılış amaçlarından birisinin okuyucuların ilgisini çekmek olmasından dolayı ünlü insanların hayat hikayelerinin ele alınıp yayımlanması söz konusu olmuÅŸtur. Çünkü sıradan insanların biyografileri geniÅŸ okuyucu kitlelerinin ilgisini çekmez. Ancak ünlü birinin hayat hikayesi özellikle  ilgili alanda olan ya da söz konusu alana ilgi duyan kesimlerce tercih edilecektir.

 

Biyografinin Özellikleri:

​

  • Tarafsız olunmalıdır.

  • Gelge, fotoÄŸraf ve tanık gibi verilere dayanmalıdır.

  • Biyografgisi anlatılacak kiÅŸinin hayatı kronolojik sıralamaya uygun verilmelidir.

  • Åžahıs tek bir yönü ile deÄŸil bütün yönleriyle ele alınmalıdır.

  • Subjektif ifadelerden mümkün olduÄŸuncakaçınılmalıdır.

  • Açık, sade ve anlaşılır bir dil kullanılmalıdır.

 

Biyografi ÇeÅŸitleri:

​

1.Bilimsel Biyografi:

​

Hayatı verilecek kiÅŸinin biyografisi kronolojik sıraya uygun biçimde, bilgi, belde, veri, tanık gibi etmenlerle desteklenerek verilir.

 

2.Biyografik Roman:

​

KiÅŸinin yaÅŸamını konu alan romanlara denilir. Biyografinin roman kurgusu içerisinde ele alınmasıdır da diyebiliriz.

 

3.Nekroloji:

​

KiÅŸi öldükten kısa bir süre sonra kiÅŸiyi tanıyanla ve sevenler tarafından o kiÅŸinin üstün özelliklerinin gazete ve dergi gibi yayın organlarında ele alınmasıdır.

​

​

​

Otobiyografi:

 

Yazarın kendi yaÅŸamını anlattığı yazılara denilir. Biyografinin yazım tekniÄŸi ile ok yönden benzerdir. ancak araÅŸtırma yapmaya gerek yoktur çünkü hayatı anlatılacak kiÅŸi yazarın kendisidir.  

​

Otobiyografiler  genelde doÄŸumla ya da doÄŸum öncesinde kısa ailevi bilgilendirmelerle baÅŸlar. Sonrasında bebeklik, çocukluk, gençlik ÅŸeklinde kronolojik olarak ilerler. Burada yanlış anlaşılmaması gereken ÅŸey yazarın yazarın doÄŸum, bebeklik gibi dönemleri hatırlama imkanı olmadığından bunları yakınlarından öÄŸrenmiÅŸ olduÄŸu gerçeÄŸidir. Be nedenle ilgili dönemler ile ilgili," Annem'in dediÄŸine göre ekinler hasat edildiÄŸi sırada doÄŸmuÅŸum," tarzında cümlelerre rastlarız.

​

Otobiyografiler okuyanların bir ÅŸeyler öÄŸrenmesi amacıyla yazılırlar. Yazarın eserini yazdığı döneme kadar olan öz yaÅŸam öyküsünü barındırırlar.

 

 

 

​Bir hikaye üç bölümden oluÅŸur:

 

Serim : Hikayenin giriÅŸ bölümüne denilir.Olayın geçtiÄŸi zaman, çevre ve kiÅŸiler tanıtılır.

DüÄŸüm:  Hikayede olayın yoÄŸunluk kazandığı bölümdür. Olay bütün ayrıntılarıyla ele alınır.

Çözüm:  Olayın bir sonuca baÄŸlandığı bölümdür.

 

 

Hikaye ÇeÅŸitleri:

 

1- Olay Hikayesi:

​

Maupassant tarzı hikaye de denilir. Hikayenin planına uygun iÅŸlendiÄŸi çeÅŸittir. Olay merak uyandırcı ÅŸekilde sürükleyici bir anlatıma sahip ÅŸekilde iÅŸlenir.

En önemli temsilcisi Fransız Guy de Maupassant’ tır. Bu yüzden olay hikayesinin diÄŸer ismi de “Maupassant” olmuÅŸtur.

Türk Edebiyatında Ömer Seyfettin bu türün önemli temsilcilerindendir. Ayrıca Refik Halit Karay, ReÅŸat Nuri ve Hüseyin Rahmi Gürpınar olay hikayesi alanında ünlü edebiyatçılarımızdandır.

 

2. Durum Hikayesi:

​

Çehov tarzı hikaye olarak da bilinir. Çünkü bu alandaki en önemli temsilcisi Rus hikayeci Anton Çehov’dur.

Bu hikaye anlayışında olay deÄŸil günün bir kesiti anlatılır. Hikaye planına da uyulmaz. Merak uyandırma amacı ile sürükleyicilik ve heyecan yoktur. Daha çok hayal gücünü canlandırmaya çalışır.KiÅŸiler kendi doÄŸal halleri ile aktarılır. Bir düÅŸünce kabul ettirilmeye çalışılmaz.

Tarık BuÄŸra, Memduh Åževket Esendal ve Sait Faik Abasıyanık bu türde önemli edebiyatçılarımızdır.

 

 

3. Modern Hikaye:

​

Ä°nsanların yaÅŸamlarında her zaman gördükleri sıradan olayların arka planını ortaya çıkarmaya çalışan hikaye türüdür.

Genelde toplumsal ve ahlaksal bozuklukları iÅŸler. ModernleÅŸme sürecinde insanın geçirdiÄŸi deÄŸiÅŸimi  farkettirmeden eleÅŸtirerek okuyucuların gözleri önüne serer.

 

Bu türün öncülerinden Franz Kafka dünya edebiyatında, Haldun Taner ise bizim edebiyatımızdadır .

 

​

​

​

2: Roman:  

​

OlmuÅŸ ya da olabilecek olayları anlatan uzun ve ayrıntılı olay yazılarına denir. Hikaye türüne göre kiÅŸi, zaman ve mekan bakımından fazlalık söz konusudur.

​

Bir roman üç bölümden oluÅŸur:

​

Serim  : Roamanın giriÅŸ bölümüne denilir.Olayın geçtiÄŸi zaman, çevre ve kiÅŸiler tanıtılır.

DüÄŸüm:  Hikayede olayın yoÄŸunluk kazandığı bölümdür. Olay bütün ayrıntılarıyla ele alınır.

Çözüm:  Olayın bir sonuca baÄŸlandığı bölümdür.

 

Romanın Unsurları:

​

1. Kişi (kahramanlar) Romanda ana karakter ve yardımcı karakterler vardır.

                                  Roman kiÅŸileri “tip” ve “karakter” olarak karşımıza çıkar.

Tip: 

Belli bir sınıfı temsil eden kiÅŸilere denir. Evrensel özelliklere sahiptirler.Tipler kızgın,mutlu,  alıngan, kıskanç ...özelliklerin sadece birini gösterirler. Bir nevi kıskanç sa hep kıskançtır, alıngan ise hep alıngandır.

ÖrneÄŸin seyredilen herhangi bir dizi de çok konuÅŸan ve laf taşıyan bir kadın tipi olabilir. Farklı dizi ya da filmlerde de aynı çok konuÅŸan ve dedikoducu tipin özelliklerinin aÅŸağı yukarı aynı olduÄŸu görülür.

​

Karakter: Romanda birçok farklı yönü verilen , var olan özelliklerinin de olayın gidiÅŸatı içinde deÄŸiÅŸebildiÄŸi kiÅŸilere denilir. Tip özelliÄŸi olan geneli temsil etmezler. Kendine özgüdür.

 

​

2. Olay: Hikayede genel olarak tek bir olay anlatılır. Romanda ise temel bir olayın içinde iç içe geçmiÅŸ bir sürü   olay anlatılır. 

​

 3. Çevre (yer):  Romanın ana olay ve içe içe geçmiÅŸ olaylarının gerçekleÅŸtiÄŸi yerlerdir.

​

4. Zaman: Romanda zaman kavramı geniÅŸtir.  DüÅŸünceler kullanılarak zamanda ileri ya da geri gidilip gerçekleÅŸcek ya da gerçekleÅŸmiÅŸ olaylar anlatılabilir.

​

 5. Fikir: Her romanda olmasa da romanlarda verilmek istenen bir mesaj olabilir.

​

6. Dil ve Anlatım:  Romanın üslubudur. Açık ya da kapalı bir anlatımı mı var, betimlemeler uzun mu kısa mı ...gibi. Bunun dışında romanda hakim bakış açısı da dil ve anlatım özellikleri kapsamına girer. Romanlarda genel olarak 1. ve 3. kiÅŸi anlatımı kullanılır.

 

Romanda Bakış Açıları:

​

1.Ä°lahi Bakış Açısı:

 

Bu bakış açısında anlatıcı olayların dışındadır. Olayları tüm yönleri ile görür ve bilir. O kadar ki kahramanın birazdan ne yapacağını, içinden geçenlerin ne olduÄŸunu dahi bilir. Anlatıcının bu tür yeteneklerinden dolayı ilahi bakış açısı denilmiÅŸtir.3. tekil kiÅŸi kullanılarak anlatım yapılır.

 

2.Gözlemci Bakış Açısı:

 

Bu bakış açısında da gözlemci olayların dışında yer alır. Ancak anlatıcının bildikleri gördükleri ve duydukları kadardır.Gelecek ya da geçmiÅŸle ilgili bilgisi yoktur. Kahraman ve tiplerin içinden geçenleri bilemez. 3. Tekil kiÅŸi anlatımı kullanılır.

 

3.Kahraman Bakış Açısı:

 

Bu bakış açısında olayı kahramanın kendisi anlatır. Bu nedenle 1. Tekil kiÅŸi anlatımı vardır.

 

​

 

 

Dünya Edebiyatında Roman:

​

  • Günümüz roman anlayışına en yakın roman 16. yüzyılda Rönesans’tan sonra Givoanni Boccacio tarafından yazılmış olan “Dekameron’dur.

  • Roman türünün ilk baÅŸarılı örneÄŸi olarak Miguel de Cervantes’in Don KiÅŸot’u kabul edilir. (16. yy)

  • Daniel Defoe “Robenson Cruze”yu macera romanın ilk örneÄŸi kabul edilir.

 

 

Türk Edebiyatında Roman:

​

  • Ä°lk çeviri roman Yusuf Kamil PaÅŸa’nın Feneleon’dan çevirdiÄŸi “Telemak”tır.

  • Ä°lk roman Åžemsettin Sami’nin “TaaÅŸÅŸuk-ı Talat ve Fitnat’ tır.

  • Edebi anlamda yeterli ilk roman Namık Kemal’in “Ä°ntibah”ıdır.

  • Batılı anlamda ilk edebi romanlar ise Halit Ziya’nın Mai ve Siyah ile AÅŸk-ı Memnu adlı eserleridir.

 

​

​

​

​

3- Masal

​

Belirli olmayan bir zamanda gerçekleÅŸen olaÄŸanüstü olayların anlatıldığı nesir türüne denir.

 

Masalın Özellikleri:

​

  • Masalda kiÅŸiler olaÄŸanüstü özelliklere sahip olabilirler.

  • KiÅŸilerin dışında olaÄŸanüstü canlılar da olabilir.

  • Ä°yiler her zaman kazanır, kötüler her zaman kaybeder.

  • Yer ve zaman tam olarak belli deÄŸildir.

  • Çocukları eÄŸitme amacı taşır.

  • Başında tekerleme bulunur.

 

Masalın Bölümleri:

Serim( GiriÅŸ): Tekerlemelerle giriÅŸ yapılır. KiÅŸiler  tanıtılır.Masalın konusu hakkında bilgi verilir.
DüÄŸüm (  GeliÅŸme):  Okuyucunun merakını tahrik edici ÅŸekilde kahramanın başından geçen olaylar iÅŸlenir.  Olay bir çözüme kavuÅŸturması gereken noktaya getirilir.
Çözüm (Sonuç): Olay bir sonuçlanır. Ä°yiler kazanır.

 

Masal Türleri:

​

  • Anonim Masallar: Söyleyeni belli olmayan masallara denilir. KeloÄŸlan Masalları gibi

  • Sanatsal Masallar: Söyleyeni belli olan ve belli bir amaçla yazılan masallara denilir.

 

​

Dünya Edebiyatında Masal

​

EÄŸer fabllar masaldan sayılırsa dünyada yazılan ilk masal Beydeba’nın Kelile ve Dimne’sidir. Bunun dışında “Binbir Gece Masalları”, “Grimm KardeÅŸler Masalları”, “La Fontaine Fabl”larıbu alanda önemli eserlerdir

 

Türk Edebiyatında Masal

​

KeloÄŸlan Masalları anonim alanda en bilinen Türk masallarıdır. Sanatsal Masal anlamında ise Åžinasi’nin “Tercüme-i Manzume”si La Fontain’den çeviridir. Eflatun Cem Güney masal alanında Türk Edebiyatında önemli çalışmaları olan birisidir.

 

​

​

​

4- Fabl :

​

ÇoÄŸunlukla hayvanların insana ait davranışları sergileyip konuÅŸmalarına dayanan manzum  ya da nesir ÅŸeklinde olan öykülerdir. Bazı kaynaklar fabl türünü masala dahil ederler. Bu nedenle dünyaca ünlü fabl türündeki eserleri masala örnek verirler.

​

Fabl özellikleri:

​

  • Aynı masaldaki gibi olaÄŸanütülükler olabilir.

  • Masaldaki gibi ders verme amacı vardır.

  • Ağırlıklı olarakkiÅŸileÅŸtirme ve konuÅŸturma sanatları kullanılır.

  • Hem ÅŸiir ÅŸeklinde hem de üz yazı ÅŸeklinde olabilirler.

 

Fablların Bölümleri:

​

  • GiriÅŸ :   Kahramanların tanıtımı yapılır. Olay hakkında okuyucuyu az çok bilgisi olması saÄŸlanır.

  • GeliÅŸme: Olayların birbirine baÄŸlandığı bölümdür.

  • Sonuç: Fabl’ın en kısa bölümüdür. Olay beklenmedik, ÅŸaşırtıcı bir ÅŸekilde biter.

  • Kıssdan Hisse: Verilmek istenen ana fikir aktarılır. Bu bölüm her zaman olmaz. Bazen baÅŸta da olabilir. Olmadığı zaman ana fikir okuyucuya bırakılır.

 

Dünya Edebiyatında Fabl:

​

Beydeba'nın fablları Kelile ve Dimne adlı bir eser bilinen ilk fabllardandır. Ezop ve La Fontaine de Batı edebiyatında büyük fabl yazarlarıdır.

 

Türk Edebiyatında Fabl:

​

Türk Edebiyatındaki  ilk fabl örneÄŸi 'Harname' (Åžeyhi)dir.  Ahmet Mithat Efendi ve Åžinasi', Recaizade Mahmut Ekrem, Nabizade Nazım’ın fabl üzerine çalışmaları vardır.

​

bottom of page